29 Temmuz 2009 Çarşamba

gidiş

gidişini bekledim ben
dört duvar,
toplamda sekiz ayakkabı
iki balkonlu bir evde.
balkonu adalara bakardı;
hiç adlarını ezberleyemediğim adalar..
bazen vapur geçerdi gözlerimin önünden
sonsuz mavide süzülen balon gibi
kim bilir nerede
hangi zaman ve mekanda
birilerinin elinden kayıp gitmiş
bir balon gibi.
içinde taşıdıkları benim için
korkuluk sınırları kadardı.
keşfetmeye çalışsam düşücektim boşluğa.
gidişini bekledim o yüzden
korkuluklardan bakmak daha kolaydı sana
adımımı atsam düşücektim çünkü
gülümseyen bir martı gibi;
sana, adalarına, vapuruna, maviliğine
ben giderken
sen bakacaktın
gözleminin dar olduğu
akşam güneşi vuran
balkonundan
adlarına

18 Temmuz 2009 Cumartesi

dalga

şimdilik yitik bir oyun var elimizde
en güneyinden doğusuna kıtalarımızın
düşüncesizce yazılmış yazılarımız siliniyor
dalgalar vurdukça yazıların üzerine
bir yelkenli de umutlarımız
sallanıyor bir göğe bir derinlere
canımız yanıyor; neşeleniyoruz izledikçe
buluncaya kadar yeni kıtaları
bizde dalgalanıcaz dalganın köpüklerinde